Üçüncü Yol 1919

ŞİMDİ DEĞİLSE NE ZAMAN?

Elazığ’da gerçekleşen hain saldırı sonrası açıklama yapan Binali Yıldırım, 15 Temmuz sonrası AKP’li yetkililerin kullandığı üstü kapalı “anti-Amerikan” tavrı devam ettirdi.

PKK’nın arkasında küresel güç olduğunu, bu gücün bir tane örgütünün bittiği yerde diğerinin devreye sokulduğunu söyledi.

Geç de olsa bunun Hükümet yetkilileri tarafından idrak edilmiş olması çok güzel.

Fakat “Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz.” derler.

Hain terör saldırılarından sonra bu açıklamaları yapan, üstelik de OHAL’in verdiği yetkiyle birçok hamleyi rahatça yapabilecek güce erişen AKP, şimdi ne yapmalı?

FETÖ’ye ne yapılıyorsa o!

Bugün (18.08.2016) FETÖ’ye yardım eden iş adamlarının tutuklandığı gibi terör örgütüne yardım eden iş adamları tutuklanmalı.

Terör örgütü propagandası yapan tüm yayın organları kapatılmalı.

En başta HDP kapatılmalı.

Sadece HDP’li vekillerle sınırlandırılmadan AKP ve CHP’de, HDP ve PKK’ya yakın duran vekillerle ilgili de yasal işlem başlatılmalı.

Eğer bu operasyonları yapmak istiyor da mevcut personelinizin aynı anda iki düşmanla mücadale etmeye imkan vermeyeceğini düşündüğünüzden duruyorsanız yapmaniz gereken hamle de belli:

Tasfiyesine göz yumup onay verdiğiniz Kemalist sivil ve asker personeli geri çağırın.

Endişe etmeyin.

Devletini, vatanını her şeyin üstünde tutan ve bu terbiyeyle büyüyen bu kişiler, bireysel kırgınlıklarını mevzu bahis vatan olduğunda sineye çekeceklerdir hiç unutmamak ve affetmemek kaydıyla.

Tüm siyasi partilerin bütünleştiği(!) bu günlerde bunlar yapılmayacaksa ne zaman yapılacak?

***

15 Temmuz’dan sonra kamuoyu baskılarına dayanamayarak Fethullah Gülen cemaatine FETÖ diyebilen Kılıçdaroğlu, Elazığ’daki saldırıdan sonra terörle mücadelede her türlü desteği vereceğini açıklamış.
Aynı Kılıçdaroğlu artık sağır sultanın bile bildiği kendi genel merkezinde ve vekilleri arasındaki FETÖ’cü potansiyeline rağmen tek bir hamle yapmamış, kimseye dokunmamıştı.

Artık Kılıçdaroğlu’na değil, CHP seçmenine sormak lazım:

Selina Doğan’lara, Mehmet Bekaroğlu’lara, Sezgin Tanrıkulu’lara, HDP Kongresi’ne katılıp marşında “sap” gibi ayakta duran genel başkan yardımcılarına dokunmayan Kılıçdaroğlu’nun bu tarz açıklamaları artık kanınıza dokunmuyor mu?

Erdoğan’ın teminatı nasıl Bahçeli, Kılıçdaroğlu hatta Akar’sa; Akar’ın, Kılıçdaroğlu’nun, Bahçeli’nin teminatı da Erdoğan’dır.

Bu denkleme rağmen gönül verdiğiniz partinizin dikensiz gül bahçesinde -ki o dikenler tek tek budanırken kimsenin sesi çıkmadı- sizleri salak yerine koymasına daha ne kadar sessiz kalacaksınız?

Sesiniz, AKP-CHP yapımı “Yeni Anayasa” ile ülkenin kurucu tüm değerleri tasfiye edildiği zaman mı çıkacak?

Şimdi değilse ne zaman?

OTONOM PİYADE
18 Ağustos 2016

Çağdaş Bayraktar

Yorum Ekle

Bir Cevap Yazın

Follow us

Don't be shy, get in touch. We love meeting interesting people and making new friends.

Most popular

Most discussed