Üçüncü Yol 1919

SÜRÜKLENİŞİMİZİN FARKINDA MISINIZ?

31 Ekim 2016.

Cumhuriyet gazetesine yapılan operasyonu öğreniyorum.
Başta Can Dündar olmak üzere gazetenin şu anki Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu ve 12 kişi hakkında gözaltı kararı var.

Suçlamalar nedir?

Vakıf seçiminde usulsüzlük
ve
PKK-FETÖ ilişkisi.

Suçlamalar doğru mu?
Sapına kadar doğru.

Peki bu operasyon, suçlulara bu suçlarından ötürü mü yapıldı özünde?

Süreci yakından takip eden hiç kimse buna dolu dolu evet diyemez!

Bugün, Cumhuriyet gazetesinde gözaltına alınanlar ve yazarlar, normalde Cumhuriyet gazetesinin önünden bile geçemeyecekken gazetede baş tacı yapılanlar.

Musa Kart hariç.

Siyasi iradenin “demokrat” görülmesinde aslan payına sahip olup, sonra uzay aracının aparatı gibi atmosferde plansızca ortaya bırakılan yetmez ama evetçiler, AKP’nin “demokrat”, “özgürlükçü”, “adalet” hıyarına tuzlukla koşanlar.

Kemalizme, Cumhuriyet kazanımlarına bizzat Cumhuriyet gazetesindeki kiralık köşelerinden vuranlar!

Sahi, Aslı Aydıntaşbaş ve Nuray Mert bu soruşturmanın neresinde?

Can Dündar üstüne düşeni yaptı.
Ve kendisi, emperyalizm için riske edilemeyecek, harcanamayacak kadar değerli olduğundan perşembenin gelişi çarşambadan kulağına çalındı, hemencecik güvenli bölgeye alındı.
Buna rağmen yine, vardır ona inanacak; yaptıklarına ve yapmadıklarına başka manalar katacak.

Türkiye’de siyaset, ülkeyi yönetenlerce nasıl yıkıcı, gayri etik, baskıcı, adaletsiz biçimde yapılıyorsa, muhalefet de en az o kadar popülist, yüzeysel ve karşıtlık ekseninde yapılıyor.
Sırf Erdoğan’a vuruyor diye birilerini -tanımadan etmeden- linç edecek insanlar olduğu gibi, sırf Erdoğan vuruyor diye birilerinden kahraman, mağdur, Atatürkçü yaratacak insanlar da var.
AKP kanadına sorsan herkes Fethullah Gülen’den nefret ediyor. Fakat iç dünyalarında çok büyük bir çoğunluğu, FETÖ operasyonları derinleşsin istemiyor.
Çünkü daha düne kadar “Hepsi oradaydı be.”
Bu kapsamda operasyon, yalnızca AKP kanadından olmayan insanlar üzerine rahatça gidebiliyor. Üstelik kurunun yanındaki yaşların gözünün yaşına bakmadan tutuklanmaları da ihtimal dahilinde!
İşte bu kapsamda değerlendirmeli Cumhuriyet gazetesinde olan biteni.

Kemalizmi İlhan Selçuk‘tan, Ahmet Taner Kışlalı‘dan, Uğur Mumcu‘dan öğrenmiş ve hayali Cumhuriyet gazetesinde yazmak, izinden gittiği aydınların bayrağını yerde bırakmamak olan birisi olarak operasyonun yanlış olduğunu düşünmüyorum.
Ama bu operasyonun sırf FETÖ-PKK kapsamı ve niyetiyle de yapıldığına inanmıyorum.

Cumhuriyet gazetesini 2. Cumhuriyet haline getirenler yüzünden ve üzerinden, hem onlarla hem de Cumhuriyet’in kurucu değerleriyle hesaplaşılıyor.

Yaralı bir fil gibi siyasi irade.
Ve ne tesadüftür ki girdiği mağazalar da hep bizim mahallede!

Kötülerin kavgasında taraf olmaya zorlanıyoruz.
Kavga bizim evimizde, evimizi işgal eden kiracılar arasında.
Fakat en büyük bedeli yine ev sahibi olarak bizler ödüyoruz.

Bu “sadece” izleme alışkanlığımız devam ederse,
Seyirci bile kalamayacağız, yer de kalmayacak tribünde.

Umarım bu olan biteni Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Nadir Nadi görmüyordur.
Vakit hızla azalıyor.
Tarih, Kemalistlere “Ya bir taraf olun, oluşturun;
Ya da bertaraf olun.” diyor.

Kurşun gibi ağır havada
Bağır bağır bağıran tarihin bu çığlığına
Sağır olan kulakların yeniden duyma zamanıdır,
Çok geç olmadan.

ÇAĞDAŞ BAYRAKTAR
31 Ekim 2016

Çağdaş Bayraktar

Yorum Ekle

Bir Cevap Yazın

Follow us

Don't be shy, get in touch. We love meeting interesting people and making new friends.

Most popular

Most discussed