Gün geçmiyor ki Perinçek yeni bir zırvayla karşımıza gelmesin.
*
Perinçek Bey İran’ın Tesnim Haber Ajansı‘na konuşmuş.
(…)
Tesnim Haber Ajansı: AKP hükumetinin iç ve dış siyasetine sert eleştirileriniz oldu. Özellikle dönemin Başbakanı Sayın Erdoğan’ın BOP’un eş başkanı olduğunu sürekli vurguladınız ve eleştirilerinizin dozajı da arttı. Ancak 15 Temmuzdan sonra AKP hükumetinin yanında yer aldınız. Sonra yeniden muhalefet etmeye başladınız bunun nedeni nedir?
Doğu Perinçek: Biz kendi partimizin programında duruyoruz. Biz ne AK Partiye yaklaşıyoruz, ne de onu destekliyoruz. (…)”[1]
“Perinçek’in siyasi çizgisi” ve “Hangi Doğu Perinçek’sin?” adında iki görsel dolaşıyor sosyal medyada, bilirsiniz. Ona bakarsanız Perinçek Bey’in ne olmadığını anlarsınız. Ama son dönemlerde Perinçek ve Perinçekistlerin göze çarpan tutarsızlıklarına bir bakalım mı?
Bakalım.
11 Temmuz 2016
Perinçek, Kemalizm üzerinden AKP, dolaylı olarak da Recep Tayyip Erdoğan güzellemesi yaparak günah çıkardı.
“Tayyip Erdoğan’a Kemalist Devrim’i yıkma görevi vermişlerdi, oysa Tayyip Erdoğan Kemalizme teslim oldu.” [2]
Peki ne yaptı Erdoğan?
15 Temmuz’dan sonra Kemalist Devrim ile, Cumhuriyet ile, Atatürk ile özdeşleşmiş ne varsa tasfiye girişimini olabildiğince hızlandırdı.
8 Eylül 2016
Cumhuriyet tasfiye edilirken, Perinçek çün buyurdu: “İyi şeyler oluyor”
“Kemalist Devrim’in tamamlanmasının önü açılıyor. (…) Bu sancılar, Atatürk Devrimi rotasına yönelmenin sancıları.” [3]
22 Eylül 2016
ÖSO (Özgür Suriye Ordusu)’nun “emperyalizme karşı” savaştığını iddia etti.
“ÖSO, TSK’nın güdümünde, TSK’nın harekat stratejisi içinde, Mehmetçikle birlikte savaşıyor. Ve bu harekatın karşısında ABD, İsrail, PKK/PYD var. (…) ÖSO, Suriye’nin toprak bütünlüğü için savaş cephesine çekilmiş oluyor.” [4]
Peki 2015’te Esad’ın düşmanları Suriye’yi parçalamaya devam ederken Esad hakkında ne demişti Perinçek?
“Bizim gözümüzde Esad, emperyalizme karşı mazlum milletlerin direnişinde cephedeki liderdir. Emperyalizmin saldırıları karşısında kaçmadı, dik durdu, ülkesine bağlı kaldı ve halk onu başında tuttu.” [5]
Şimdi soralım: Esad’a karşı bayrak açan ÖSO, Suriye için hala terörist unsur ise, nasıl Suriye’nin toprak bütünlüğü için mücadele cephesine çekilmiş oluyordu? ABD emperyalizmine kafa tutan Esad mı yoksa ÖSO mu?
Sorular sorular…
29 Eylül 2016
“Tayyip Erdoğan, Türkiye’yi yönetmiyor. Türkiye, Tayyip Erdoğan’ı yönetiyor. (…) Tayyip Erdoğan hakkındaki taşlaşmış yargılar, körü körüne düşmanlıklar geçerli değildir.” [7]
15 Temmuz’dan sonra Perinçek için Tayyip Erdoğan bulunmaz Hint kumaşından da değerli bir kişi haline geldi. Varsa yoksa Erdoğan. Yatıyor Erdoğan, kalkıyor Erdoğan. İnsanların Recep Tayyip Erdoğan hakkındaki yargıları sanki tamamıyla yanlışmış gibi lanse etmek, sanki 15 yıl boyunca yaşananların en büyük aktörü Erdoğan değilmiş gibi göstermek, sadece Perinçek’e yakışan bir durum olsa gerek.
31 Ekim 2016
Aydınlık gazetesi yazarı Bayram Yurtçiçek, Perinçek’i eleştirenlerin ABD emperyalizmine hizmet ettiğini söyledi.
“Doğu Perinçek’e karşı günümüz dünyasında hiçbir devrimci lidere yapılmayan ölçüde ve sertlikte bir psikolojik savaş yürütülmektedir. Bütün bu yalanlar ve tertipler para etmeyince Doğu Perinçek’e, hapislerde çürütmek için Ergenekon gibi büyük tertipler yaptılar.
(…)Bu önerileri ve eleştirileri kimler yapıyor?
Bu öneri ve eleştirileri yapanların önemli bir kesimi, bize dost gibi görünen çevrelerden oluşuyor.
Bu eleştiri ve önerilerin merkezi neresidir? Hiç bunun üzerinde düşünülmüş müdür?
Bu eleştirilerin kaynağı ABD emperyalizmidir. Vatan Partisi önderliğini zaafa uğratarak, vatan savaşını başarısızlığa uğratma çabasıdır.” [8]
Perinçekizm, Perinçek’e karşı olanları Amerikancı adıyla yaftalamaya devam ediyor, hala!
Yetmiyor, Ergenekon kumpasının Perinçek aleyhine tertiplendiğini ileri sürüyor…
10 Kasım 2016
Perinçekistler, 15 Temmuz’da rehin alınan ve hiçbir şey olmamış gibi görevine devam eden, Recep Tayyip Erdoğan’ın yanı başında o açılış senin bu açılış benim gezinen, Türk askerliğinin tüm birikimlerini ayaklar altına alan Hulusi Akar’ı pamuklara sarmalıyor ve bir çift söz dahi ettirmiyorlardı -hala da öyle-. Tam o sırada, 10 Kasım’da Genelkurmay Başkanlığı internet sitesi üzerinden bir duyuru yaptı. 10 Kasım 2016 tarihinde, saat 15.00’te, Anıtkabir’de 1881 adet dilek balonu gökyüzüne bırakılacaktı. Etkinliğin adı ise “Ordu Millet El Ele” idi. [9]
Ne oldu?
Perinçekizmin gençlik oluşumu TGB, anında etkinliğe katılma kararı aldı. [10] Bir heyecan, bir heyecan… Fakat hevesleri kursaklarında kaldı. Genelkurmay etkinliği iptal etti. İptalin nedeninin “güvenlik” olduğu konuşuluyordu. Yani ortada bir terör tehdidi vardı. Ama insanlar Anıtkabir’de, Ata’nın huzurunda idi. O insanlar terör tehdidi ile karşı karşıya değil miydi? Terör tehdidi varsa, neden tamamen ziyarete kapatılmamıştı?
Sorular, sorular…
3 Aralık 2016
Perinçek, Kadıköy’de partisinin düzenlediği bir toplantıda şunları söyledi:
“Türkiye kara günler yaşamıyor. (…) Borçlanma ekonomisi bitti. (…) Türkiye, AKP iktidarı ile Atatürk Devrimi Programı’na döndü. (…), Amerika Türkiye’den korkuyor. (…) Amerika artık yenildi. (…), Türkiye Amerika zincirlerini kırdı.” [11]
Perinçek, “Türkiye kara günler yaşamıyor.” dediği Aralık ayında, İstanbul Beşiktaş patlamaları, Kayseri patlaması, Rus Büyükelçi Karlov Suikasti ve Reina Saldırısıyla kapkara bir ay geçirdi… Yukarıda sarf edilen sözlerin günümüz gerçeklikleriyle uzaktan yakından ilgi ve alakası yok iken sizce Perinçek neden bunları dile getiriyordu?
Sorular, sorular…
7 Aralık 2016
Doğu Perinçek, Perinçekizmde “tutarsızlık”, “ilkesizlik”, “eleştiriye tahammülsüzlük”, “kendine karşı olana CIA’cı, Amerikancı yaftası yapıştırmacılık” ilkelerinin yanında bir ilke daha olduğunu açık bir şekilde gösterdi: Yalancılık. [12]
Perinçek, “FETÖ’ ye karşı mücadele stratejisinin yakın tarihi” yazısında, 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin ABD’nin Türkiye’deki silahlı gücünü kaybetme tehdidiyle karşı karşıya kaldığı, Türkiye’nin Rusya’ya ve Avrasya ülkelerine yakınlaşması ve Atlantik sisteminin denetiminden çıkıyor oluşuna bağlıyor ve şöyle söylüyor: “ABD’nin yanıtı, 15 Temmuz 2016 tarihinde geldi. ABD’nin silahlı güçleri ile Türk ordusu ve Türk milleti Ankara’da ve İstanbul’da 12 saat süren bir savaş yaptılar. O savaş sırasında ABD güdümlü FETÖ’nün darbecileri olan Yurtta Sulh Konseyi’nin bildirilerini okuyan kanalları hatırlayınız, sosyal medyada atılan darbe destekçisi tivitlerin altındaki imzalara bakınız, FETÖ darbesinin ezilmesine kadar pusuda bekleyenleri onların yanına yazınız, Atlantik ittifakını göreceksiniz. O ittifak öyle yerlere uzanıyordu ki darbenin en kritik anında Ulusal Kanal ekranından bile FETÖ’ye selam yollayan programcı vardı. Kral çırılçıplak arşiv kayıtlarında duruyor. O dostumuzun o anda kolundan tutulup ekrandan alınması, bir savaş göreviydi ve yerine getirildi. Tayyip Erdoğan’a düşmanlık adına FETÖ darbesine hoş geldin deme özgürlüğü, vatanseverlerin kitabında yer almıyor.”
“Çırılçıplak” olarak adlandırdığı “kral” Mustafa Mutlu.
Cuma günleri yayınlanan Kral Çıplak programının sezon finali idi. Mustafa Mutlu’nun konuğu kendisinin avukatı ve Ergenekon Davası avukatlarından Celal Ülgen’di. Perinçek, yayın sırasında Mustafa Mutlu’yu “Atlantik ittifakı”na ortak olmakla ve FETÖ’ye selam yollamakla suçluyor. Gayet somut delillere dayandırılması gereken ve çok da ağır olan bu suçlamanın cevabı yine o programda saklı.
İşte Perinçek tam da burada açık bir şekilde yalan söylüyor.
Çünkü Mustafa Mutlu da Celal Ülgen de o gün, aklı başında olan herkes gibi olaya gayet temkinli yaklaşmışlar ve yanlış bir şey söylememek için kendilerini net bir şekilde sıkmışlardı. Programı izleyen herkes bu kanıya varacaktır.
29 Aralık 2016
Doğu Perinçek Recep Tayyip Erdoğan’ı “Kemalist” ilan ettikten sonra Rıza Zelyut da BAAS rejimini Kemalist rejime benzetmiyor, BAAS’ı adeta Kemalist ilan ediyordu.
“(…)Suriye’de yenilen Batı sömürgeciliği ise onu yenen de Suriye’deki Kemalistlerdir. Suriye ile Kemalizm bağlantısını kuramayanlar olabilir. Lakin, Beşşar Esad ve Suriye’yi yöneten kadroya baktığınızda, orada tam bir Kemalist zihniyetin egemen olduğunu anlarsınız.(…) BAAS; 1930’ların CHP’sinin Suriye uyarlaması sayılabilir. Milliyetçi ve toplumcu bir partidir.” [13]
Perinçek Recep Tayyip üzerinden, Zelyut Esad üzerinden Kemalizmi marjinalleştirme devam ededursun… Fakat bunu başaramayacak.
5 Ocak 2017
Doğu Perinçek’in tutunduğu dal Recep Tayyip Erdoğan…
Yaptığı basın açıklamasında şöyle diyor:
“Tayyip Erdoğan’ın bir alternatifi yoktur. Tayyip Erdoğan’sız bir millî seferberlik mümkün değil.” [14]
Yetmiyor, Tayyip Erdoğan’ı eleştirenleri ve onunla bir çözüm olamayacağını düşünenleri yine Amerikancı olarak yansıtıyor…
*
Baştan aşağı sıraladıklarım, Doğu Perinçek’in tamamıyla siyasi hayatından değil, sadece 2016 Temmuz ayından beri süregelen tutarsızlıklarını ve gerçeği yansıtmayan düşünceleri.
Tüm bunları yan yana koyduğumuzda bugün söylediği “Biz aynı yerde duruyoruz.” iddiasını da çürütüyor.
Kendisini Kemalist, Atatürkçü, ulusalcı ya da yurtsever olarak addeden ve Doğu Perinçek’ten medet umanların, düştükleri bu yanılgıdan bir an önce sıyrılmaları gerekmekte…
Nitekim tarihsel süreç, her şeyi bir bir yazacak.
Ya gaflet
Ya tam bağımsız hürriyet…
Mehmet Aman
Dipçe
[2] http://www.ulusalkanal.com.tr/gundem/dogu-perincek-yazdi-kemalist-devrime-teslim-olmak-bir-21-yuzyil-yasasidir-h111040.html [3] https://www.aydinlik.com.tr/iyi-seyler-oluyor
[5] http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/ahmet-hakan/yuzde-10-baraji-bizim-icin-getirildi-28545919
[6] https://www.aydinlik.com.tr/vatan-savasinda-turkiye-tayyip-erdogani-yonetiyor [7] https://www.aydinlik.com.tr/dogu-perincek-tartismasi [9] http://www.tsk.tr/BasinFaaliyetleri/BD_43 [10] https://tgb.gen.tr/genclik-birligi/tgb-genel-merkezinden-aciklama-10-kasim-da-millet-ordu-el-ele-anitkabir-deyiz-21467 [11] https://www.youtube.com/watch?v=kn40ZFtrld4 [12] http://www.mehmetaman.com.tr/index.php/2016/12/07/perincekizmi-taniyalim-yalancilik/ [13] https://www.aydinlik.com.tr/kose-yazilari/riza-zelyut/2016-aralik/kemalistlerin-son-buyuk-zaferi [14] https://twitter.com/mehmetamannn/status/817641530550841345
Yorum ekle