CUMHURİYET’İN EZGİSİNİ UĞURLUYORUZ

Cumhuriyet Dönemi üçüncü kuşak bestecilerindendi. Zihinlerde yer eden onlarca eseri nerede duyulursa duyulsun kalbi saran, topraktan uzanıp ruhu yakalayan türdendir.

Eserlerinden her biri kendine özgü bir yapı taşır. Dinlersiniz; 1 dakikada Türk süvarileri arasında dolu dizgin koşarken bulursunuz kendinizi, bir bakarsınız ince bir sızı gibi matemine katılmışsınızdır yetim çocukların, evlat acılarının… Gelir, zamanın o çok kısa, o çok uzun boşluğuna bırakır ruhumuzu, sonra uzun yolları, yılları aşar Anadolu’nun Kurtuluş sevincine getirir bizi, Gazi Paşa’nın gözündeki ışığı dinletir.

Duyunca yüreğimizi alıp karış karış Anadolu’yu dolaştırır eserleri. Çünkü kaynağı bu topraklardır. Kökünü kültürümüzden almış ve üretirken evrensel verilerden yararlanmıştır.

O, çağdaş Türk kültür ürünlerinin yaratılması, yayılması için çalışan bir besteciydi. Yurttaşların çağdaş Türk kültür ve sanatını yaşamasına, devam ettirmesine ve bu kültürün geniş kitlelere ulaştırılmasına büyük katkıları oldu.

Orkestra, oda, çalgı müziği eserleri, türkü düzenlemeleri, sahne, film müzikleri, çocuk şarkıları, gençlik marşları, bale müziği ve bando eserlerinden oluşan zengin bir eser dizini vardır.

Bunlar ve daha nicelerini üreten, geniş kitlelere hitap eden eserler verdi. Kültürel aktarımımıza büyük katkı sundu. Çünkü “toplumun da gönlü vardır; toplumun gönlünün adı kültürdür”, çünkü bir millet ancak böyle yaşar.

Kendisi yetkinliği ve ürettikleriyle yurt içinde ve yurt dışında tanınan bir bestecimizdi.

Kim miydi o?

1932 yılında Ankara’nın Çubuk ilçesinin Yenice köyünde doğan, bekçi bir baba ve ev hanımı annenin çocuğu Muammer Sun’du… Cumhuriyet’in kalbinde açtığı gözlerini, yaşama kattığı değerlerle anlamlandırdıktan sonra yine Ankara’da sonsuz uykusuna kapattı.

Saygı ve sevgiyle,

Bozkırın Sesi içimizde daima yankılanacak…

Berrin Karadeniz

16 Ocak 2021